31 Ekim 2007 Çarşamba

Gerçek Mutluluk Arayışı

Mutluluğun Kaynağı nedir? Bir insan dünyada insanların sahip olmak isteyeceği maddi her şeye sahip olsa, o insan tam anlamıyla mutlu olabilir mi, başka hiçbir şeye gerek duymadan.. Maddi kaynaktan beslenen mutluluğun bu dünyanın sona ermesiyle biteceği duygusuyla ne kadar mutlu olabilir ki.. ama manevi mutluluk öyle bir şey değildir, hayatları boyunca kolay kolay mutlu olmayanlar vardır, bazıları da mutlu gibi görünür ama bu onların kendi iç dünyalarında gerçekten bu hissiyatı taşıdıkları anlamına gelmez. İşte bu insanlar için bir gereksinim ve hayal dünyasından çıkış yoludur manevi açıdan mutlu olabilmek. Pek tabii ki, günümüz koşullarında maddiyat okyanusu içinde kaybolmuş kişilerin, hayatta mutluluk göstergesi olarak sadece kahkaha atmayı düşündükleri bir ortamda algılanması zordur.

O insanlar ki, para sahibi olmanın bir kişinin kalbinin sahibi olmakla karşılaştırılamayacak kadar vasıfsız, kifayetsiz olduğunu bilirler. Maddiyat deyince sadece para anlamına da gelmemeli, insanların yaşamları boyunca peşlerinde koşabileceği tüm şeyler aslında bu bağlamda sayılabilir, saygınlık, popülerlik gibi. Hayatımızda şahit olduğumuz dışardan manevi olarak görülen bir çok sevgi gösterisi bile maddi kazanımlar için rol yapmak amacı güdüyor. Bu bağlamda, günlük mutluluk oyununu satışa çıkaranlar bile mevcut, bir şeyler elde etmek isteyen kimseler bunu kullanıyorlar.. Dünyanın gerçeklerini hesaba katarsak, çok zor gerçek manevi hissiyatı yaşamak, sevgiye ve ardından mutluluğa erişmek günümüzde, çünkü hepimiz biliyoruz ki dış görünüşünü dikkate almadan ve herhangi bir önyargıya dayanmadan bir kişiye yaklaşmak, onu anlamak bile imkansız kılınıyor hayatımızda..

Gökyüzüne baktığımızda eğer havada bulutlar varsa, ilk olarak onların hareketlerini göremeyiz ama eğer dikkatlice bakarsak o hareketler bize dünyanın bir hareket içerisinde olduğunu bile açıklayabilir. Bu güzel bir örnektir insanların kaçının yaşadıkları dünyaya bu açıdan bakabildikleri ve bakmak istedikleri adına. yaşam koşulları ve süre gelen hayat yolunda çoğu kişi kendisine maddi bir getirisi olmayan düşüncelerle zaman kaybetmek istemez, isteyenlerde buna zaman bulamazlar aslında..

Mutluluğu arayanlar uzaklara bakmasın artık, o ulaşılmaz bir yerde değil.. sadece ona dikkatlice bakmanız gerekiyor. Dünya yaşamının girdabına girip, insan kendine, kendi içine, kalbine bakmaya zaman bulamıyor, işte sorun da burada başlıyor.. Hayatınız boyunca herşeye sahip olabilirsiniz aynı şekilde hiçbir şeye sahip olmamanız da doğaldır. Ama gerçek mutluluğa sahip olmak, onu hissetmek sizin elinizdedir. Her ne kadar bu duyguyu yaşatmamaya kararlı bir dünya üzerinde yaşıyor olsakta, dedikleri gibi her zaman bir umut vardır..

a.s.

28 Eylül 2007 Cuma

Düşünsel Yalnızlık

Kendinizi içinde bulunduğunuz yaşamdan uzakta hissetmek, sanki o ana yukarılardan bir yerden bakıyor olmak, çoğu zaman hayatınızda bir anlamsızlık içerisinde sağa sola savrulduğunuzu düşündürür.. Çoğu zaman kimse bilmez içinizdeki gerçekleri ve hissettiğiniz duyguları, boşuna söylenmemiştir, bir insan sadece yalnız kaldığında gerçekten olduğu kişidir diye. Diğer taraftan varolan olanaklar ve ortamda içinizde yaşadıklarınızı kelimelere sığdıracak veya anlaşılabilecek kişileri bulmak anlamında imkansız kılar.. Hiç kimse sizi kendinizden daha iyi tanıyamaz, tanıyamayacaktır.. Ama birazda olsa kendinize yakın hissettiğiniz kişiler, sizleri en fazla anlayan ve bir bakıma da en çok tanıyan ve içinizdekileri bilen kişilerdir.. Bu insanların sayısı azaldıkça kişi kendini yalnız hissseder.. Eğer yaşamınıza dönüp baktığınızda böyle bir kişiye rastlamazsanız işte hayatın anlamsızlığını farketmeniz ve fiziksel olarak dünya üzerinde olsanız bile düşüncelerinizle aslında çoktan burayı terketmiş olduğunuz bellidir.. Ama dışardan bakıldığında kimsenin sizi bu haldeyken tanıyıp bunu bilme olasılığı ise yoktur..

Basit konularda yazı yazarken bile bazı şeyleri doğrudan ifade etmek yerine ve okuyabilecek herhangi bir kişiye karşı tanınmamak ve anlaşılmamak isteği de barındıran uzun ve aynı zamanda karmaşık cümleler arkasına sığınma ihtiyacı duymak da.. sadece kendimizi yalnızlığımızı kanıtlayan bir olgu.. hayatı doyasıya yaşamanın ötesinde..

a.s.