SDR genel olarak, bir hükümetin diğerinin merkez bankasından, onun ulusal parasını çekmesine imkan veren bir haktır.
Örneğin; Türkiye nin, dolar rezervine ihtiyacı olsun ve bu amaçla SDR lerini kullanmak istesin. Bu durumda, bütün yapacağı iş, elindeki SDR leri Amerikan Merkez Bankasına devretmekten ibarettir. SDR leri devralan Federal Reserve Bank, bunların karşılığı olan dolar tutarını Türkiye ye transfer etmekle yükümlüdür. Bu işlem nedeniyle Türkiye, dolar elde ederken, aynı zamanda karşı ülkeye yine IMF aracılığıyla bir faiz ödemesinde bulunmaktadır.
SDR programına göre buna katılan bir üye, diğer üyelerin kendisine devredeceği SDR leri kabul etmek zorundadır.
SDR lerin uluslararası likidite talebindeki artışı karşılamak üzere çıkartılması öngörülmüştür. IMF yönetim kurulu gelecek 5 yıllık dönemler için uluslararası ekonominin likidiye talebi konusunda tahminlerde bulunduğu toplantılarda, hangi tarihlerde, ne miktarda SDR çıkartılacağına karar vermektedir. Bu kararın toplam oy hakkının yüzde 85 ine sahip 3/5 oranındaki IMF üyelerinin onaylaması ile SDR ler yaratılmış olmaktadır.
Ancak bugüne kadar yalnız iki parti SDR çıkartılmıştır. İlk parti SDR, 1970-1972 döneminde gerçekleştirilip toplam 9.3 milyar dolar tutarında (1970 de 3.3 milyar $, 1971 ve 1972 de de 3 er milyar $ olmak üzere) dır. İkinci parti çıkartılan SDR ise 1979, 1980 ve 1981 yıllarında 4 er milyar $ olmak üzere toplam 12 milyar dolar tutarındadır. Böylece bugüne kadar yaratılan toplam SDR miktarı 21.4 milyar dolardır. Yeni yaratılan SDR ler IMF üyelerine, Fon daki kotaları oranında dağıtılmaktadır.
Sözü edilen iki parti SDR nin çıkartılması ve dağıtımından sonra çok sayıda yeni ülke IMF ye katılmıştır. Bu nedenle değişen yeni dünya koşullarına uyum sağlamak için 1998 yılında, IMF Yönetim Kurulu, şimdiye kadar çıkartılana eşit miktarda 21.4 milyar SDR, yeni bir parti SDR çıkartılmasına karar vermiştir. Bu yeni SDR ler, eski ve yeni tüm üye ülkelerin sahip oldukları SDR miktarı, IMF deki kotalarının sabit bir oranına (yüzde 29.32) eşitlenecek şekilde dağıtılacaktır. Böylece, yeni katılan üyelerin de pay almaları ve mevcut tahsisler arasındaki göreceli farklılıkların giderilmesi sağlanmış olacaktır.
SDR lerin Devredilmesi
SDR karşılıksız olarak çıkartılan bir rezerv aracıdır. Yani çıkartılması için bir altın veya döviz karşılığına gerek duyulmamaktadır. SDR ler bir kere yaratılınca sistemde sonsuz olarak varlığını sürdürürler.
Yeni SDR çıkartma kararı alınınca, bunun gerçekleşmesi için üye ülkelerin IMF deki hesapları üzerine bir kayıt düşülmesi yeterli olmaktadır. Diğer bir deyişle, bir ülkeye belli miktarda SDR tahsisi yapılınca IMF, bu ülkeyi, hesaplarında o kadar SDR alacaklandırmaktadır. Bir A ülkesi SDR lerini, ulusal parasını elde etmek için B ülkesine devrederse IMF, A nın hesabından o miktar SDR yi indirerek B nin hesabına kaydeder. Görüldüğü gibi, SDR ancak hesaptan hesaba aktarılan, fiziki varlığı olmayan bir para veya hesap birimidir.
IMF nin normal çekme haklarındaki gibi SDR, üye ülkelere bu kurumdan bir mali kaynak veya fon sağlama hakkı vermez. Bunun yerine, öteki ülkelerden ulusal para elde etme olanağı doğurmaktadır. Normal IMF kredilerinden farklı olarak SDR nin geri ödenme zorunluluğu da yoktur. Önceleri, bir ülkenin beş yıllık dönemler boyunca ortalama olarak tuttuğu SDR miktarının belirli bir sınırın altına inmesi şeklinde bir kayıt mevcuttu. 1981 den itibaren bu koşul kaldırılmıştır. Bu nedenle bugün üye ülkelerin ellerindeki SDR leri kullanabilmelerini engelleyen herhangi bir kısıtılama bulunmamaktadır.
Fakat, başkaları tarafından kendilerine SDR devredilen ülkeler bakımından bir kayıtlama söz konusudur. Bu da daha önce değinildiği gibi, bu ülkelerin toplam miktar ilk tahsislerinin yüzde 300 üne ulaşıncaya kadar SDR kabul etmek zorunda olmalarıdır. Bundan sonraki miktarları kabul edip etmemek ülkenin kendi isteğine bağlı olmaktadır. SDR sini başka ülkelere devredenler, IMF kanalıyla, kabul eden ülkelere net bir faiz öderler. Faiz oranları, IMF de en yüksek kotası bulunan beş büyük ülkenin ulusal faiz oranlarına dayanan bir formüle göre hesaplanır.
Hesap Birimi Olarak SDR nin Değeri
Özel Çekme Hakları, hem bir uluslararası likidite aracı (rezerv parası), hem de bir hesap birimi durumundadır. SDR nin oluşturulmasında, bunun aynı zamanda IMF faaliyet ve işlemlerinde kullanılacak bir hesap birimi olarak göre yapması tasarlanmıştı. 1970 de program ilk kez uygulamaya konduğunda SDR, altın paritesine bağlanmıştı. Böylece de 1 SDR:1 ABD Doları idi. Sonraları ise doların devalüasyonları neticesinde SDR nin dolar fiyatı da yükselmiştir. Dalgalı kur dönemine geçilince, 1974 yılından itibaren SDR nin değeri “para sepeti” yöntemine göre belirlenmeye başlanmıştır.
Önceleri SDR nin hesaplanmasında 16 sanayileşmiş ülke ulusal parası temel alınıyordu. 1981 den sonra değerlendirme 5 büyük ulusal paraya (dolar, mark, frank, yen, sterlin) göre yapılmaktaydı. Fon uygulamalarına göre, SDR kapsamına girecek ulusal paralarla bunların ağırlıkları, her beş yılda bir yeniden gözden geçirilir. Euro nun AB nin ortak para birimi olarak benimsenmesi üzerine 2000 yılı Eylül ayından sonra SDR nin değeri Amerikan doları, Euro, Japon yeni ve İngiliz sterlinine göre belirlenmeye başlanmıştır. SDR ye dahil edilecek para birimlerin seçiminde iki ilke geçerli olmaktadır. Bunlardan birisi uluslararası ticari piyasalarla, diğeri de mali piyasalarla ilgilidir. Birinci ilkeye göre seçilecek ülke veya bölgenin en büyük mal ve hizmet ihracatçısı olması, ikincisine göre de uluslararası işlemlerde ve döviz piyasalarında yaygın şekilde kullanılması gerekmektedir.
Bu iki kritere göre seçilen dolar, euro, yen ve sterlinin sepet içindeki ağırlıkları sırasıyla 45%, 29%, 15%, 11% dir. (Nisan 2001)
1 SDR = 1.26 $
Sepet para tekniğine göre oluşturulan paraların en önemli yararı, bunların değerinin tek paraya göre daha istikrarlı olmasıdır. Çünkü sepetteki paraların bazıları değer kazanıp, bazıları değer kaybettiği için, ortalamada fazla bir değişiklik olmayabilmektedir. Bu nedenle birleşik para olarak SDR nin değeri büyük ölçüde istikrarlı olmaktadır.
1983 ten beri SDR nin faiz oranı, sepette yer alan paralar üzerindeki kısa süreli faiz oranlarının ortalamasın göre haftalık olarak hesaplanmaktadır. Bu maksatla genellikle 3 aylık hazine bonosu faizleri veya eşdeğerleri dikkate alınmaktadır.
SDR ve Dünya Rezerv Arzı
SDR programının kuruluş amacının uluslararası likidite artışlarını sağlam, güvenilir ve uluslararası denetim altında bulunan bir kaynağa bağlamak olduğunu daha önce ifade etmiştik. SDR nin üretiminin çok kolay ve masrafsız olduğu, istenilen anda, istenen miktarda arttırılabildiği göz önünde alındığında ideal bir rezerv para olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Bununla birlikte SDR ler uluslararası likidite içinde önemli bir rol oynayamamıştır. Bunu Bretton Woods tan sonra dünyada esnek kur sistemlerine geçilmesi ile açıklama imkanı da yoktur. Burada, büyük ülkelerin ve özellikle ABD nin tercihleri ön plana çıkmaktadır. Doların ve daha düşük ölçülerde öteki sağlam paraların rezerv aracı olarak kullanılmasından sağlanan senyoraj kazançları nedeniyle büyük ülkeler programa yeterli bir ilgi göstermemişlerdir. AB ülkeleri de yeni oluşturulan euro aracılığıyla senyoraj kazançlarından pay almayı ummaktadırlar.
SDR nin Kullanım Alanları
SDR, ulusal paraların dalgalanmaya bırakıldığı bir dönemde, büyük ölçüde değerini koruyan bir para niteliğine sahip olduğu için, uluslararası mali işlemlerde önemli bir hesap birimi görevi yapmaktadır.
Ancak IMF dışında, bazı uluslararası veya bölgesel kuruluşlar da borçlarının ödenmesi ve alacaklarının tahsisi gibi işlemlerde SDR yi kullanmaktadırlar. Bunlar SDR departmanında aynen ülkelerin tabii oldukları kurallara bağlı olarak işlem yapma yetkisine sahiptirler. Ancak, bu kuruluşlara, yeni SDR tahsisi yapılmaz. Bugün SDR departmanına izinli olarak kaydedilen kuruluşlar arasında Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler, Afrika Kalkınma Bankası, Arap Parasal Fonu, Asya Kalkınma Bankası, Uluslararası Denkleştirme Bankası, İslam Kalkınma Bankası, İsviçre Milli Bankası, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu vs. yer almaktadır.
SDR ayrıca uluslararası borç, alacak, yatırım, bütçe vs. gibi varlıkların mali değerlerinin ölçülmesinde kullanılan bir değer standardı rolü oynar. Şüphesiz, gücünü Amerikan ekonomisinin dünyadaki ağırlığından alan dolar da geleneksel olarak bir uluslar arası değer standardı (hesap birimi) görevi yapmaktadır. Ancak, özellikle günümüzde yağunluk kazanan kısa süreli sermaye akıımlarına bağlı olarak değerinin ani olarak ve sık sık değişmesi (veya herhangi başka bir tek paranın) bu fonksiyonu yerine getirmesi için önemli bir engel olmamaktadır.
Ayrıca günümüzde sabit kur sistemini benimseyen bir grup ülke, ulusal paralarını SDR ye bağlamıştır. Diğer taraftan, bazı özel işletme veya kuruluşlar uluslararası piyasalardan borçlanmak üzere SDR cinsinden tahvil ihraç etmektedir. Bu gibi uygulamalara “özel SDR” denilmektedir. Bununla birlikte, SDR nin özel finansman amaçlarıyla kullanışı hala oldukça sınırlıdır.
SDR programına göre buna katılan bir üye, diğer üyelerin kendisine devredeceği SDR leri kabul etmek zorundadır.
SDR lerin uluslararası likidite talebindeki artışı karşılamak üzere çıkartılması öngörülmüştür. IMF yönetim kurulu gelecek 5 yıllık dönemler için uluslararası ekonominin likidiye talebi konusunda tahminlerde bulunduğu toplantılarda, hangi tarihlerde, ne miktarda SDR çıkartılacağına karar vermektedir. Bu kararın toplam oy hakkının yüzde 85 ine sahip 3/5 oranındaki IMF üyelerinin onaylaması ile SDR ler yaratılmış olmaktadır.
Ancak bugüne kadar yalnız iki parti SDR çıkartılmıştır. İlk parti SDR, 1970-1972 döneminde gerçekleştirilip toplam 9.3 milyar dolar tutarında (1970 de 3.3 milyar $, 1971 ve 1972 de de 3 er milyar $ olmak üzere) dır. İkinci parti çıkartılan SDR ise 1979, 1980 ve 1981 yıllarında 4 er milyar $ olmak üzere toplam 12 milyar dolar tutarındadır. Böylece bugüne kadar yaratılan toplam SDR miktarı 21.4 milyar dolardır. Yeni yaratılan SDR ler IMF üyelerine, Fon daki kotaları oranında dağıtılmaktadır.
Sözü edilen iki parti SDR nin çıkartılması ve dağıtımından sonra çok sayıda yeni ülke IMF ye katılmıştır. Bu nedenle değişen yeni dünya koşullarına uyum sağlamak için 1998 yılında, IMF Yönetim Kurulu, şimdiye kadar çıkartılana eşit miktarda 21.4 milyar SDR, yeni bir parti SDR çıkartılmasına karar vermiştir. Bu yeni SDR ler, eski ve yeni tüm üye ülkelerin sahip oldukları SDR miktarı, IMF deki kotalarının sabit bir oranına (yüzde 29.32) eşitlenecek şekilde dağıtılacaktır. Böylece, yeni katılan üyelerin de pay almaları ve mevcut tahsisler arasındaki göreceli farklılıkların giderilmesi sağlanmış olacaktır.
SDR lerin Devredilmesi
SDR karşılıksız olarak çıkartılan bir rezerv aracıdır. Yani çıkartılması için bir altın veya döviz karşılığına gerek duyulmamaktadır. SDR ler bir kere yaratılınca sistemde sonsuz olarak varlığını sürdürürler.
Yeni SDR çıkartma kararı alınınca, bunun gerçekleşmesi için üye ülkelerin IMF deki hesapları üzerine bir kayıt düşülmesi yeterli olmaktadır. Diğer bir deyişle, bir ülkeye belli miktarda SDR tahsisi yapılınca IMF, bu ülkeyi, hesaplarında o kadar SDR alacaklandırmaktadır. Bir A ülkesi SDR lerini, ulusal parasını elde etmek için B ülkesine devrederse IMF, A nın hesabından o miktar SDR yi indirerek B nin hesabına kaydeder. Görüldüğü gibi, SDR ancak hesaptan hesaba aktarılan, fiziki varlığı olmayan bir para veya hesap birimidir.
IMF nin normal çekme haklarındaki gibi SDR, üye ülkelere bu kurumdan bir mali kaynak veya fon sağlama hakkı vermez. Bunun yerine, öteki ülkelerden ulusal para elde etme olanağı doğurmaktadır. Normal IMF kredilerinden farklı olarak SDR nin geri ödenme zorunluluğu da yoktur. Önceleri, bir ülkenin beş yıllık dönemler boyunca ortalama olarak tuttuğu SDR miktarının belirli bir sınırın altına inmesi şeklinde bir kayıt mevcuttu. 1981 den itibaren bu koşul kaldırılmıştır. Bu nedenle bugün üye ülkelerin ellerindeki SDR leri kullanabilmelerini engelleyen herhangi bir kısıtılama bulunmamaktadır.
Fakat, başkaları tarafından kendilerine SDR devredilen ülkeler bakımından bir kayıtlama söz konusudur. Bu da daha önce değinildiği gibi, bu ülkelerin toplam miktar ilk tahsislerinin yüzde 300 üne ulaşıncaya kadar SDR kabul etmek zorunda olmalarıdır. Bundan sonraki miktarları kabul edip etmemek ülkenin kendi isteğine bağlı olmaktadır. SDR sini başka ülkelere devredenler, IMF kanalıyla, kabul eden ülkelere net bir faiz öderler. Faiz oranları, IMF de en yüksek kotası bulunan beş büyük ülkenin ulusal faiz oranlarına dayanan bir formüle göre hesaplanır.
Hesap Birimi Olarak SDR nin Değeri
Özel Çekme Hakları, hem bir uluslararası likidite aracı (rezerv parası), hem de bir hesap birimi durumundadır. SDR nin oluşturulmasında, bunun aynı zamanda IMF faaliyet ve işlemlerinde kullanılacak bir hesap birimi olarak göre yapması tasarlanmıştı. 1970 de program ilk kez uygulamaya konduğunda SDR, altın paritesine bağlanmıştı. Böylece de 1 SDR:1 ABD Doları idi. Sonraları ise doların devalüasyonları neticesinde SDR nin dolar fiyatı da yükselmiştir. Dalgalı kur dönemine geçilince, 1974 yılından itibaren SDR nin değeri “para sepeti” yöntemine göre belirlenmeye başlanmıştır.
Önceleri SDR nin hesaplanmasında 16 sanayileşmiş ülke ulusal parası temel alınıyordu. 1981 den sonra değerlendirme 5 büyük ulusal paraya (dolar, mark, frank, yen, sterlin) göre yapılmaktaydı. Fon uygulamalarına göre, SDR kapsamına girecek ulusal paralarla bunların ağırlıkları, her beş yılda bir yeniden gözden geçirilir. Euro nun AB nin ortak para birimi olarak benimsenmesi üzerine 2000 yılı Eylül ayından sonra SDR nin değeri Amerikan doları, Euro, Japon yeni ve İngiliz sterlinine göre belirlenmeye başlanmıştır. SDR ye dahil edilecek para birimlerin seçiminde iki ilke geçerli olmaktadır. Bunlardan birisi uluslararası ticari piyasalarla, diğeri de mali piyasalarla ilgilidir. Birinci ilkeye göre seçilecek ülke veya bölgenin en büyük mal ve hizmet ihracatçısı olması, ikincisine göre de uluslararası işlemlerde ve döviz piyasalarında yaygın şekilde kullanılması gerekmektedir.
Bu iki kritere göre seçilen dolar, euro, yen ve sterlinin sepet içindeki ağırlıkları sırasıyla 45%, 29%, 15%, 11% dir. (Nisan 2001)
1 SDR = 1.26 $
Sepet para tekniğine göre oluşturulan paraların en önemli yararı, bunların değerinin tek paraya göre daha istikrarlı olmasıdır. Çünkü sepetteki paraların bazıları değer kazanıp, bazıları değer kaybettiği için, ortalamada fazla bir değişiklik olmayabilmektedir. Bu nedenle birleşik para olarak SDR nin değeri büyük ölçüde istikrarlı olmaktadır.
1983 ten beri SDR nin faiz oranı, sepette yer alan paralar üzerindeki kısa süreli faiz oranlarının ortalamasın göre haftalık olarak hesaplanmaktadır. Bu maksatla genellikle 3 aylık hazine bonosu faizleri veya eşdeğerleri dikkate alınmaktadır.
SDR ve Dünya Rezerv Arzı
SDR programının kuruluş amacının uluslararası likidite artışlarını sağlam, güvenilir ve uluslararası denetim altında bulunan bir kaynağa bağlamak olduğunu daha önce ifade etmiştik. SDR nin üretiminin çok kolay ve masrafsız olduğu, istenilen anda, istenen miktarda arttırılabildiği göz önünde alındığında ideal bir rezerv para olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Bununla birlikte SDR ler uluslararası likidite içinde önemli bir rol oynayamamıştır. Bunu Bretton Woods tan sonra dünyada esnek kur sistemlerine geçilmesi ile açıklama imkanı da yoktur. Burada, büyük ülkelerin ve özellikle ABD nin tercihleri ön plana çıkmaktadır. Doların ve daha düşük ölçülerde öteki sağlam paraların rezerv aracı olarak kullanılmasından sağlanan senyoraj kazançları nedeniyle büyük ülkeler programa yeterli bir ilgi göstermemişlerdir. AB ülkeleri de yeni oluşturulan euro aracılığıyla senyoraj kazançlarından pay almayı ummaktadırlar.
SDR nin Kullanım Alanları
SDR, ulusal paraların dalgalanmaya bırakıldığı bir dönemde, büyük ölçüde değerini koruyan bir para niteliğine sahip olduğu için, uluslararası mali işlemlerde önemli bir hesap birimi görevi yapmaktadır.
Ancak IMF dışında, bazı uluslararası veya bölgesel kuruluşlar da borçlarının ödenmesi ve alacaklarının tahsisi gibi işlemlerde SDR yi kullanmaktadırlar. Bunlar SDR departmanında aynen ülkelerin tabii oldukları kurallara bağlı olarak işlem yapma yetkisine sahiptirler. Ancak, bu kuruluşlara, yeni SDR tahsisi yapılmaz. Bugün SDR departmanına izinli olarak kaydedilen kuruluşlar arasında Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler, Afrika Kalkınma Bankası, Arap Parasal Fonu, Asya Kalkınma Bankası, Uluslararası Denkleştirme Bankası, İslam Kalkınma Bankası, İsviçre Milli Bankası, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu vs. yer almaktadır.
SDR ayrıca uluslararası borç, alacak, yatırım, bütçe vs. gibi varlıkların mali değerlerinin ölçülmesinde kullanılan bir değer standardı rolü oynar. Şüphesiz, gücünü Amerikan ekonomisinin dünyadaki ağırlığından alan dolar da geleneksel olarak bir uluslar arası değer standardı (hesap birimi) görevi yapmaktadır. Ancak, özellikle günümüzde yağunluk kazanan kısa süreli sermaye akıımlarına bağlı olarak değerinin ani olarak ve sık sık değişmesi (veya herhangi başka bir tek paranın) bu fonksiyonu yerine getirmesi için önemli bir engel olmamaktadır.
Ayrıca günümüzde sabit kur sistemini benimseyen bir grup ülke, ulusal paralarını SDR ye bağlamıştır. Diğer taraftan, bazı özel işletme veya kuruluşlar uluslararası piyasalardan borçlanmak üzere SDR cinsinden tahvil ihraç etmektedir. Bu gibi uygulamalara “özel SDR” denilmektedir. Bununla birlikte, SDR nin özel finansman amaçlarıyla kullanışı hala oldukça sınırlıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder