Geleneksel olarak ödemeler bilânçosu içinde en fazla önem verilen bölüm cari işlemler hesabı (current transactions account) olmaktadır. Ülkenin ihraç ve ithal ettiği mallar ve hizmetler bu hesaba kaydedilmektedir.
Cari işlemler kendi içinde üç alt bölüme ayrılırlar.
Mal Ticareti
Hizmet Ticareti
Tek Yanlı (karşılıksız) Transferler
Hizmet Ticareti
Tek Yanlı (karşılıksız) Transferler
Mal Ticareti
Mal Ticareti yerine bazen “görünür ticaret” (visible trade) deyimi de kullanılmaktadır. Mal ithalatı ve ihracatı çoğu ülkelerin uluslarası ekonomik işlemlerinde büyük yer tutmaktadır. (genellikle 50%-70% arası)
Mal Ticareti reel ekonomideki gelişmelerin somut bir göstergesi olmaktadır. Çünkü ülke ekonomisinde üretim, teknoloji, verimlilik gibi alanlarda gerçekleşen gelişmeler mal ticaretindeki değişmeleri meydana getiren temel faktörlerdir.
Mal ihracatı ülkeye döviz kazandıran başlıca işlemlerden biridir. Kayıt tekniği açısından alacaklı bir işlem olarak aktif kısma kaydedilmektedir. Bunun tersine, mal ithalatı ise yabancılar için alacak hakkı doğurması nedeniyle borçlu bir işlem olarak kaydedilmektedir.
Toplam mal ithalatı ile toplam mal ihracatı arasındaki farka “dış ticaret bilânçosu” (balance of trade) adı verilmektedir. Bu kavram ilk okuduğunuzda yaşayacağınız gibi asıl konumuz olan dış ödemeler bilançosu terimi ile karıştırılabilmektedir. İkisi arasındaki farka gelecek olursa, ödemeler bilançosu tüm uluslararası gelir ve giderleri gösterirken, dış ticaret dengesi ise yalnızca mal ithal ve ihracını kapsamaktadır.
Uluslararası Hizmetler
Ülkenin hizmet ithali ve ihracından kaynaklanan ödeme akımları cari işlemler bilançosunun hizmetler bölümünde yer almaktadır. Hizmet ithal ve ihracına “görünmez ticaret” (invisible trade) de denilmektedir.
Uluslararası hizmetler kapsamındaki işlemlerin başlıcaları şunlardır;
Dış Turizm; Yabancı turistlerin ülkede yaptıkları harcamalar burada belirtilir. Yabancı turistler gezi, otel, yiyecek, müze ziyaretleri, hediyelik eşya gibi hizmetleri karşılamak için dövizle ödemede bulunurlar. Bu kaynaktan gelen gelirler, mal ihracatına benzer yapıdadır.
O nedenle benzetme açısından turizm için “bacasız fabrika” deyimi kullanılabilmektedir. Tabii ki tersi durumunda, yani ülke vatandaşlarının başka ülkelere yaptıkları gezilerde harcamaları ise mal ithalatı gibi değerlendirilecektir. Bu bağlamda bu işlemlerde borçlu işlemleri olarak bilançoda yer alacaktır.
Uluslararası Taşımacılık; Kara, deniz ve havayolu araçlarıyla yabancı ülkelere yapılan yolcu ve yük taşımacılığından elde edilen dövizler veya aynı şekilde yabancılara bu bağlamda yapılan döviz ödemeleri bu grupta yer almaktadır.
Uluslararası Bankacılık ve Sigortacılık; Ulusal banka ve sigorta şirketlerinin uluslararası faaliyetler yaparak kazandığı dövizler veya bu hizmetler için yabancı kuruluşlara yapılan ödemeler bu kapsamda olmaktadır.
Yabancı Sermaye Yatırımlarının Kazançları; Yabancı sermaye şirketlerinin faaliyetlerinden kazanıp yurtdışına transfer ettikleri kârlar, ayrıca ülkedeki uzun ve kısa süreli mali sermaye yatırım gelirlerinin dışarıya gönderilmesi ve dış borç faizleri bu grupta yer almaktadır. Önemli nokta, uluslararası dolaysız yatırımların ve portfolyo yatırımlarının burada yer almasıdır. Fakat, bu yatırımların gelirleri ise (kâr, faiz veya temettü) sermaye faktöründe yararlanma bedeli olarak kabul edilir ve cari işlemler bilânçosunda yer alırlar.
Yurtdışı İşçi Gelirleri; Yurtdışında çalışan işçilerin anayurda gönderdikleri paralar (remittances), emek hizmetleri ihracatı olarak değerlendirilir. Bu nedenle işçi gelirleri alacaklı işlem olarak cari işlemlerin hizmetler bölümünde gösterilir.
Lisans Bedelleri, Kiralar, Komisyonlar; Yurtdışındaki çeşitli şirket ve kuruluşlara sağlanan özel hizmetler karşılığında yapılan ödemeler burada belirtilir. Bunlara örnek olarak, leasing bedelleri, danışmanlık ve mühendislik ücretleri, yabancı film kiraları, uydu kiraları, telefon hizmetleri gösterilebilir.
Yurtdışı Resmi Hizmetler; Yurtdışında ülkeyi temsil eden elçilik veya konsolosluk görevlilerinin ücretleri, devlete ait arazi ve binaların bakımı, dış ülkelerdeki askeri harcamalar bu grupta toplanır.
Bunlara benzer başka uluslararası hizmet işlemlerine rastlanabilmektedir. Toplam uluslararası hizmet gelir ve gideri arasında farka “hizmetler bilânçosu” (görünmez işlemler bilânçosu) denilmektedir. Bazen ayrıca mal ve hizmet işlemleri bir arada ele alınmakta ve ikisini birden kapsayan “mal ve hizmetler bilânçosu” terimi kullanılır.
Tek Yanlı Transferler
Ülkeler arasında bağış ve hibe şeklinde yapılan işlemler bu gruba girmektedir. Karşılığında hiçbir ödeme yapılmadığı için, bu tür işlemlere tek taraflı (karşılıksız) (unilateral transfer) denilmektedir. Bağışın niteliğine göre resmi ve özel transferler mümkün olabilmektedir.
Hükümetlerin hibe şeklindeki parasal yardımları resmi tek taraflı transfer grubuna girmektedir.
Aynı şekilde, özel kişi veya işletmelerin yabancı ülkelerdeki kişi ve kuruluşlara yaptığı bağışlar veya hediyeler de özel tek yanlı transfer işlemleri olarak kabul edilmektedir.
Yapılan bir karşılıksız transfer, bağışı yapan ülke açısından borç işlemi niteliğinde olmaktadır. Muhasebe kaydını denkleştirmek için başka gruplardaki bir hesaba aynı miktar bir alacak kaydı düşülecektir.
Cari İşlemler Dengesi
Cari işlemlerin alacaklı ve borçlu kısımları toplamı arasındaki farka “cari işlemler bilânçosu” (current transactions balance) adı verilmektedir. İki taraf toplamı birbirine eşit çıkarsa bu durum cari işlemler bilançosunun dengede olması demektir. Alacaklı kısım toplamının borçlu kısımdan büyük olması cari işlemler bilânçosunun fazla vermesini, tersi yani borçlu kesim toplamının alacaklı kısımdan büyük olması ise cari işlemler açığını ifade etmektedir.
Cari işlemleri, alt bilançoları olan mal ve hizmetler bilançosu ve tek-yanlı transferlerin toplamına eşit olmaktadır. Örnek tabloda bunu görebilmekteyiz.
Cari işlemler bilânçosu dış ticaret bilânçosu ile, uluslarası hizmetler bilânçosu ve karşılıksız transferler bilânçolarını kapsamaktadır.
Cari işlemler hesabı, hem cari yılda üretilen mal ve hizmetlerin ithalat ve ihracatını, hem de yatırım gelirlerini ve tek taraflı transferlerini kapsadığı için ülkenin uluslararası işlemleri ve milli geliri arasında doğrudan bir ilişki kurmaktadır. Yani, ülkede üretilip yabancılara satılan mallar GSYIH’nin bir bölümünü oluşturmaktadır.
Açık ekonomilerde (dış ticaret yapılabilir ülkelerde) milli gelirin (GSYIH) oluşumu bağlamında cari işlemlerin önemli bir yeri bulunmaktadır. Milli gelir hesaplamalarında (X) ihracat, toplam harcama akımına bir katılım, (M) ithalat ise toplam harcamalardan ayrılan bir sızıntı durumundadır. Bu nedenle net ihracat denilen ihracat ve ithalat farkı denge milli gelirinin oluşumunu etkilemektedir.
GSYIH = C + I + (X-M)
Makro ekonominin temel formülü olan bu formülde C tüketimi, I ise yatırımı göstermektedir. (X-M) ise ihracat ve ithalat farkını yani cari işlemler bilânçosunu göstermektedir.
Sonuç olarak, *ihracatın ithalattan büyük olması ekonomide toplam harcamaların genişlemesine ve doğal olarak çalışma düzeyinin artmasına (işsizliğin azalmasına) yardımcı olacaktır.
Tersi durumda, ithalatın ihracattan büyük olması ise toplam talebi azaltacak ve milli gelirin ve çalışma düzeyinin düşmesine sebep olacaktır. Bu etkileri nedeniyle özellikle dış ticaret bilânçosunda ortaya çıkan gelişmeler gerek hükümet çevreleri, gerekse iş dünyası ve ülke kamuoyu tarafından önemle izlenmektedir.
Bunun diğer bir nedeni, ödemeler dengesinin çeşitli alt bilânçoları içinde diğer ülkelerle karşılaştırma yapılabilecek cari işlemler ve dış ticaret bilânçolarının bulunmasıdır. Bu sayede ülkenin yıllık (veya sezonluk) olarak yayımlanan mal ve hizmet bilânçoları, öteki ülkelerin benzer değerleri ile karşılaştırılabilir. Bu şekilde ülkedeki temel ekonomik gelişmelerin ne durumda olduğu, örneğin ülkenin verimlilik, teknolojik gelişme ve dış rekabet açısından diğer ülkelerden ne oranda ileri veya geri durumda olduğu belirlenmeye çalışılabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder