27 Aralık 2010 Pazartesi

Dış Ticaretin Dinamik Yararları

Ekonomik büyüme ve dış ticaret arasındaki ilişkinin iki yönlü olduğu bilinmektedir. Yani ekonomik büyüme dış ticareti etkilediği gibi dış ticaret de ekonomik büyümeyi etkilemektedir.

Dış ticaret büyüme üzerinde genellikle olumlu etkide bulunur. Özellikle dünyadaki yeni kurulan ülkeler için 19. yüzyılda dış ticaret bir kalkınma motoru (engine of growth) olarak kabul edilmiştir. Sanayileşmiş İngiltere'nin hammadde talebine karşılık olarak bu ülkelerin ihracatı artmış ve dış ticarete bağlı bir kalkınmaya büyük destek sağlamıştır.

Günümüzde bu tarz bir görüşün az gelişmiş ülkelere kalkınma sağlayacağı düşüncesi pek destek görmez. Fakat, buna rağmen uluslarası ticaretin dinamik yararlarının kalkınmayı hızlandırıcı bir rolü olduğu kesindir

Statik yararlarını önceki yazılarımızda açıklamıştık. Karşılaştırmalı üstünlüğe dayalı olarak gerçekleşen uzmanlaşma ve iş bölümü gibi bir defalık kazanç getiren yararlar statik yararlardır.

Oysa, dinamik yararlar süreklilik taşırlar. Kalkınma amacında oldukça etkili bir faktör olabilmektedirler.

Dış Ticaretin kalkınmaya olan genel etkilerini başlıklarla şu şekilde sıralayabiliriz.

1-Üretim ve kaynak açığını karşılama

Gelişmekte olan ülkeler için gerekli olan ama kendilerinin üretemediği mal, hizmet ve kaynakları yurtdışından ithal edebilirler.

2-İç ekonomideki ürün fazlasına çıkış pazarı sağlama

Dış ticaretin bulunmadığı bir ekonomide iç talep yetersizliği yüzünden ülke kaynakları eksik çalışmak durumunda kalabilir, ve üretilen mallar elde patlayabilir. Fakat, dış ticaret doğurduğu talep artışları sayesinde tüm kaynakların kullanılması mümkün olabilmektedir.

3-Geniş bir piyasa hacmi

Kapalı ekonomilerde üretim iç piyasa hacmi ile sınırlıdır. Piyasa darlığı yüzünden pek çok işletme yeterli büyüklüğe ulaşıp daha etkin bir üretim gerçekleştiremez. Dış ticaret ise bunu gerçekleştirmenin yolunu açabilir.

4-Rekabet

Dış ticaretin olduğu yerde yerli ve yabancı üreticilerin rekabeti mümkün olur, bu sayede rekabetin doğal sonucu olan üretimde etkinlik artışı, teknolojinin gelişimi gibi tüketiciye fayda sağlayan yenilikler mümkün olabilmektedir. Rekabetin tersi durumunda tekelleşme durumunda ülkedeki kaynak verimliliğini baltalamak demektir.

5-İç piyasa talebinin geliştirme

Yurtdışından gelen yeni malların zamanla iç talebi genişletmesi ve buna dayanarak ülkede söz konusu malların üretiminin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesinin yolunun açılması sağlanır.

6-Ekonomik Dinamizm

Dış ticaret sayesinde ülkeler birbirine yakınlaşır. Farklı ülkelerdeki tüketicilerin davranışları, ihtiyaçları ve yaşayışları hakkında bilgi sahibi olunur. Bu açıdan ülkelerde yeni ihtiyaçların doğması ve farklı mallara karşı talebin oluşması mümkün olmaktadır. Tabii ki, bu noktada dış ticaretin ülkeye zarar getirmeyecek bir şekilde düzenlenmesi önemli bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır.


Uluslarası ticaretin dinamik yararları eğer doğru kullanılırsa bir ülke için çok büyük bir şans olabilmektedir, fakat aynı şekilde iç üretimini sıfırlayan, ithalatı tercih eden bir yapı belli bir süre sonra özellikle meydana gelecek ödemeler dengesi açığına bağlı olarak ülkeyi tamamen dışa bağımlı etkisi bir devlet haline de getirebilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder