Neredeyse her ülkede halkın sağlık ve güvenliğini ya da doğal çevreyi korumak üzere malların üretim ve dağıtımı konusunda belirlenen standartlar ve çıkartılan idari yönergeler ve kurallar vardır.
Bu standartların konuluş amaçları genelde geçerli ve inandırıcı gelişmelere dayanmaktadır. Fakat, yine de sonuç olarak bu tarz düzenlemeler bazen gizli birer dış ticaret engeli gibi etki yapabilirler, bu da yerli üreticileri dış rekabete karşı koruyan görünmez bir mekanizma oluşması anlamına gelir.
İç piyasada satışa sunulacak malların imalâtında kullanılan girdilerin bileşimini gösteren etiketleme zorunlulukları, paketleme ve ambalajlama koşulları ve pazarlama biçimiyle ilgili öteki kısıtlamalar da ithal edilecek mallar açısından benzer sonuçlar doğurur.
Genel olarak 'görünmez engeller' (invisible barriers) adı verilen uygulamalar çok çeşitli olabilmektedir.
Ayrıca bazılarının geçerli bir nedene bağlı olmadığı durumlarda söz konusu olabilir.
*Bu konuda verebileceğimiz bir örnek, Japonya'nın bir dönem dışarıdan kayak takımı ithalini yasaklayarak bunu japonyadaki yağan karın diğer ülkelerden farklı olduğuna dayandırmıştı.
Diğer bir örnek olarak, 1960 yıllarında ABD şarbon hastalığı nedeniyle Arjantin'den sığır eti ithalini yasaklamışken, ayrıca bu hastalığın hiç görülmediği koyun eti ithalini de bu yasak kapsamına alması gösterilebilir. Ayrıca söz konusu durumun geçmesine rağmen hala bu yasağın sürdürülmesi de bu durumun bir bakıma dış ticaret politikası aracı olarak kullanılması demektir.
Günümüzde çevrenin korunması konusunda büyük bir duyarlılık söz konusudur. Bu nedenle özellikle gelişmiş ülkelerde üretim yöntemleri ve satış koşulları ile ilgili olarak belirli standartlar getirilmiştir. Bu standartların ek maliyet getirmesi yurtiçi üretimin dış rekabetle başa çıkamaması durumunu getirir, bu nedenle düşük standartlı ülkelerden ithalata ek tarifeler konulması konusunda bu üretimi yapanlar tarafından hükümete baskı yapılmaktadır.
Teknik standartların belirlenmesi ile birlikte, mal ve araçların bu standartlara uygunluğunu test etmek de önemli bir noktadır. Bu amaçla görevli kuruluşlara 'uluslarası gözetim şirketleri' denir. Bu kuruluşlardan standartlara uygunluğu kanıtlayan belgeler almak gereklidir. Bir bakıma uluslarası ticarette bürokrasi artışı ortaya çıkmaktadır.
Ayrıca yükleme öncesi muayeneler ve orijin (menşe) kuralları da bir anlamda mal ticareti akışını engelleyici etkenlerdendir.
Teşekkürler :)
YanıtlaSilUluslar arası iktisat dersimin konuları .Araştırmak için yazmıştım sizi buldum. Emeğinize Teşekkürler
YanıtlaSil